Executive Summary - Teknoloji ve Yapay Zekâ- 13
DeepSeek fırtınası, derin araştırma, tıpta yapay zekâ kullanımları. Dahası da var.
Teknoloji bülteninin yeni sayısından tekrar merhaba. Yapay zekâ bombardımanı üstüne Trump soslu bir süreçten geçiyoruz. Fakat haftalardır Amerika Birleşik Devletleri ve onun yeni başkanı ile yazdığımız için sıkılmış olabileceğinizi düşündüm. Bu yüzden, yapay zekâ alanındaki gelişmelerle bültene başlayalım.
Çin’in yapay zekâ konusunda uzun yıllardır çalışmalar yaptığı biliniyordu. ABD’nin koyduğu çip yasaklarıyla bu sürecin yavaşlatılması planlanırken, DeepSeek’in R1 modeliyle birlikte gerçekten “çarşı karıştı.” Özellikle düşük maliyetli ve açık kaynaklı (open source) olmasıyla tüm gözleri üzerine çekti. Tanıtılmasıyla birlikte kaldırdığı toz biraz yatışınca, detaylarla ilgili haberler de çoğaldı.
Açık kaynak kodlu yazılım, telif hakkı sahibinin kullanıcılara yazılımı ve kaynak kodunu herhangi bir amaç için kullanma, inceleme, değiştirme ve dağıtma haklarını verdiği bir lisans kapsamında yayımlanan bilgisayar yazılımıdır.
DeepSeek’in Kurucusu Liang Wenfeng Kimdir?
Öncelikle, DeepSeek’in arkasındaki kişiden başlayarak biz de biraz detaya inelim. DeepSeek’in kurucusu Liang Wenfeng, daha önce Jacobi adında bir yatırım firması kurmuş ve burada hisse senedi seçiminde yapay zekâ algoritmaları yazmış. Bu algoritmaları kullanarak, şu anda 8 milyar dolar yöneten yapay zekâ destekli bir hedge fonu olan High-Flyer’ı kurmuş. Görünüşe göre Liang, bu hedge fondan kazandıklarıyla DeepSeek’i finanse etmiş. Ayrıca hem bu hedge fon hem de DeepSeek için kripto para madenciliğinde kullanılan çiplerinden faydalandığı iddia ediliyor.
Evet, bol miktarda “-miş” ekli fiil yazdım, ama maalesef eldeki bilgiler yalnızca bunlarla sınırlı.
Hedge fon, açığa satış, kaldıraç ve türevler gibi daha karmaşık finansal işlem tekniklerinin sıkça kullanıldığı bir yatırım fonu türüdür. Bu karmaşık tekniklerin kullanımı yüzünden finansal düzenleyiciler, genel olarak hedge fonlarının yalnızca kurumsal yatırımcılar, yüksek net değerli bireyler ve nitelikli yatırımcılar gibi bu konuda yeterli bilgiye sahip yatırımcılar dışında hiç kimseye pazarlanmasına ya da erişime açılmasına izin vermezler.
DeepSeek’e İlk Yasaklar
DeepSeek R1 aslında firmanın ilk modeli değil. Daha önce V3 isimli bir model daha tanıtmıştı. Ancak, V3, R1 kadar ses getirmedi ya da yeteri kadar reklamı yapılmadı. Aslında, R1’in bu kadar büyük yankı uyandırmasının ana sebebi, yalnızca 6 milyon dolara mal olduğunun duyurulmasıydı. Bu durum, diğer firmaların harcamaları konusunda soru işaretleri doğurdu ve verimsiz oldukları yönünde bir algıya sebep oldu. Sanırım Çin’in de istediği tam olarak buydu.
Regülasyonların anavatanı Avrupa bizi şaşırtmadı. DeepSeek’i yasaklayan ilk ülke İtalya oldu. Onu, Tayvan gibi ülkeler takip etti. ABD ise özellikle devlet kurumlarında DeepSeek’in kullanılmasını yasakladı.
Tabii şunu eklemem gerekiyor: Burada yasaklanan DeepSeek’in kendi sunucuları üzerinden verdiği hizmet. Yani, ChatGPT benzeri bir web sitesi aracılığıyla sunulan hizmetler yasaklandı. Ancak elbette bu modeli alıp kendi bilgisayarınızda ya da sunucunuzda çalıştırabilirsiniz. Bu kısım serbest.
DeepSeek Bu İşi Nasıl Yapabildi?
Sektör, bu işin bu kadar ucuza mal edilebileceği konusunda henüz ikna olmuş değil. DeepSeek’in elinde, birim fiyatı 30 bin dolar olan Nvidia H100 çiplerinden en az 50.000 adet olduğu düşünülüyor. Ancak şirket, bu konuda herhangi bir bilgi vermiyor.
Görünen o ki Singapur, Çinli şirketlerin Nvidia çiplerine yasa dışı yollardan ulaşmasının merkezi olabilir. Eğer böyle bir durum tespit edilirse, başları ciddi şekilde derde girecektir.
DeepSeek’in kurulduğu tarihten itibaren Singapur’un Nvidia çip ticaretinde inanılmaz bir artış yaşandı. Peki, 6 milyon nüfuslu bir ülkede bu kadar büyük bir donanım ihtiyacı doğuran gelişme ne olabilir?
DeepSeek Uygulamasını Telefonlardan Silmeli Miyiz?
Forbes editörlerinden Zak Doofman, bu konuda kapsamlı bir analiz çalışmasına imza atmış. Okumak isterseniz, ilgili bağlantı burada.
Özetleyecek olursam:
Hassas bilgilerinizi uygulamaya vermeyin.
Herhangi bir fotoğraf ya da video yüklemeyin.
Uygulamaya verdiğiniz izinleri kontrol edin (mikrofon, kamera vb.).
Kullanmadığınız zaman uygulamayı silin.
Daha Ucuza Yapay Zekâ Mümkün Mü?
DeepSeek’in, düşük maliyetle yapay zekâ modeli geliştirmenin mümkün olduğunu kanıtlamaya çalışması, diğer şirketleri nasıl etkiledi bakalım.
Ucuz yapay zekâ modellerinin, Nvidia’nın hisse değerini düşürmesi üzerine Alphabet CEO’su Sundar Pichai, DeepSeek’in çalışmalarını "olağanüstü" olarak nitelendirdi. Ancak, Alphabet yapay zekâ harcamaları konusunda geri adım atmayı düşünmüyor. Şirket, bu yıl yapay zekâ yatırımlarını hızlandırmak için sermaye harcamalarını 75 milyar dolara çıkaracağını açıkladı.
Amazon ise 2025 yılı için 100 milyar dolarlık dev bir yapay zekâ harcama planını duyurdu. Şirketin CEO’su Andy Jassy, bu harcamanın büyük bir kısmının AWS’nin yapay zekâ yeteneklerine yönlendirileceğini belirtti. 2024 yılında 78 milyar dolar harcayan Amazon’un, 2025’teki harcamalarının 105 milyar doları bulması bekleniyor. Jassy, yapay zekâ maliyetlerinin düşmesinin gelirleri olumsuz etkilemeyeceğini, aksine talebi artıracağını savundu.
Diğer büyük teknoloji şirketleri de benzer şekilde yapay zekâ harcamalarını artırıyorlar:
Meta, uzun vadede yapay zekâ için yüzlerce milyar dolar harcayacağını belirtti.
Microsoft, 2025’teki harcama planlarını yükseltti.
SoftBank, OpenAI’a doğrudan 25 milyar dolarlık bir yatırım yapmayı planlıyor.
Ayrıca, OpenAI’ın Stargate projesine de 15 milyar dolar yatırım yapacağını açıklamıştı.
Genel olarak, büyük teknoloji firmaları harcama konusunda ayaklarını gazdan çekmiş gibi görünmüyor. Daha ucuz yapay zekâ modellerinin, bu alandaki talebi artıracağı öngörülüyor.
Derin Araştırma
Rakiplerin DeepSeek’e tepkisi sadece daha fazla para harcamak değil.
OpenAI, ChatGPT platformu için "Deep Research" adını verdiği yeni bir yapay zekâ ajanı tanıttı. Bu yeni özellik, finans, bilim, politika ve mühendislik gibi alanlarda yoğun bilgi çalışmaları yapan kişiler için tasarlandı.
Kullanıcılar, "Deep Research" seçeneğini seçerek sorgularını girebilir ve dosya ekleyebilir. Derin araştırma yanıtları 5 ila 30 dakika içinde tamamlanıyor. Şu an için çıktılar sadece metin formatında.
OpenAI, görsel çıktılar üretebilmek için çalıştıklarını açıkladı. Hataları azaltmak için özel bir O3 modeli kullanan "Deep Research", araştırmacıların günler süren çalışmalarını sadece birkaç saate indirebileceğini iddia ediyor.
Şu anda yalnızca Pro aboneliğe sahip kullanıcıların erişebildiği bu özellik, yakında herkesin kullanımına sunulabilir.
İngilizcedeki “agent” kelimesinin Türkçe karşılığı olarak “ajan” kelimesini kullanıyoruz. Ancak, bu tam olarak doğru bir karşılık gibi durmuyor. TDK’den bu konuda bir çalışma yapmasını bekliyoruz. Peki, ajan nedir? Bir hedefe ulaşmak için bilgi işleyen, kararlar alan ve harekete geçen özerk bir sistemdir. Kullanıcı girdilerine yanıt veren yapay zekâ sohbet robotlarının aksine, YZ ajanı, otonom karar verme yeteneğine sahip bir yazılımı ifade eder. Genellikle müşteri hizmetleri, veri analizi veya kodlama yardımı gibi karmaşık iş akışlarını otomatikleştirmek için kullanılır.
Bu, yapay zekânın belirli görevlerde insan müdahalesi ihtiyacını ortadan kaldırabileceği veya çalışanları günlük görevlerinde destekleyebileceği anlamına geliyor.
“Ben o parayı da vermem (Pro aboneliği aylık 200 dolar) hem de bekleyemem” diyorsanız, Hugging Face’teki bir grup geliştirici, "açık" bir versiyonunu oluşturduklarını duyurdu.
Hugging Face ekibi, Open Deep Research adını verdikleri projeleriyle, OpenAI’ın O1 modelini ve açık kaynaklı bir "agent framework" kullanarak analiz yapabiliyorlar.
Google Gemini 2.0
Google, yeni amiral gemisi yapay zekâ modeli Gemini 2.0 Pro Experimental’ı tanıttı. Bu duyuru, diğer yapay zekâ model sürümleriyle birlikte yapıldı.
Şirket ayrıca, "akıl yürütme" modeli Gemini 2.0 Flash Thinking’i de Gemini uygulamasında erişilebilir hâle getiriyor.
Gemini 2.0 Pro, kodlama ve karmaşık isteklerle başa çıkma yeteneği ile öne çıkıyor. Önceki modellere göre "dünya bilgisi" konusunda daha iyi anlama ve akıl yürütme sağlıyor.
Tıpta Yapay Zekâ
Yapay zekâ konusunda beni en çok heyecanlandıran tıp alanındaki gelişmeler ve gelecekte sunduğu vaatler.
Doktorların üzerindeki inanılmaz yükü hafifletecek yapay zekâ ile daha sağlıklı bir dünya yaratılabilir. Steteskop veya X ışını gibi, yapay zekâ da doktorların en temel yardımcılarından biri olacak.
Yapılan bir çalışmada ChatGPT, zor vakalarda %90’lık bir teşhis yeteneği skoru elde ederken, doktorlar yalnızca %76’ya ulaşabildi. Yani, doktorlar yapay zekâ ile birlikte çalışarak çok daha kesin teşhis koyabilirler.
Özellikle röntgen filmlerinin değerlendirilmesi konusunda ciddi çalışmalar yapılıyor. Hatta araştırmacılar, bu çalışmaları açık kaynak olarak sunmaya başladılar bile.
Merak edenler için bağlantıyı paylaşayım. Eğer ilgi alanınıza giriyorsa, kodu ve veri setini kullanarak siz de deneyebilirsiniz.
Google'ın İlaç Geliştirme Çalışmaları
Google'ın sahip olduğu Isomorphic Labs adlı girişimi, bu yılın sonuna kadar yapay zekâ tarafından tasarlanan bir ilacı denemelere başlatmayı planlıyor.
Isomorphic Labs'in kurucusu Demis Hassabis, özellikle onkoloji, kardiyovasküler hastalıklar ve nörodejeneratif hastalıklar üzerine çalıştıklarını belirtti.
Bir ilacın geliştirilmesi genellikle beş ila on yıl sürerken, yapay zekâ sayesinde bu sürecin on kat hızlandırılabileceğini söyledi.
Doktorların hızlıca teşhis koyabildiği, her insana özel ilaçların birkaç hafta içinde geliştirilip kullanıma sunulduğu bir dünya, çok da uzak görünmüyor.
TikTok’un Bitmek Bilmeyen Çilesi
TikTok konusu gerçekten ilginç bir hâl aldı ve içinden çıkılmaz bir noktaya geldi.
Kesin olan tek şey: Mevcut yapısıyla ABD’de çalışmaya devam edemeyecek. ABD'de TikTok’un sahipliğinin değişmesi şart.
Bu konuya ciddi yaklaşan Perplexity, yeni bir teklif sundu. Bir diğer potansiyel alıcı olan Oracle da konuyla ilgileniyor.
Hatta Microsoft bile masada. Ancak, Perplexity dışındaki şirketler, aslında Trump ve yönetiminin baskısı altında bu işe zorlanıyorlar.
Bu yüzden de çok istekli görünmüyorlar.
Trump yönetimi de bu durumu aşmak için yeni bir varlık fonu kurmak amacıyla bir kararname imzaladı.
Bu fonun, ABD Hazine ve Ticaret Departmanları tarafından önümüzdeki 12 ay içinde oluşturulması bekleniyor.
Trump, fonun "gümrük vergileri ve diğer bazı gelirlerle" finanse edilebileceğini belirtti.
TikTok’un ABD operasyonlarının devralınması sırasında bu fonun aktif olarak görev alması bekleniyor.
Verimlilik Ajansı DOGE
Trump’ın, ABD federal hükümetinin daha verimli çalışmasını sağlamak için önemli bir seçim kozu olarak sunduğu DOGE, yani kısaca Verimlilik Ajansı, çalışmaya başladı.
Bir bakanlık gibi resmi bir kurum olmadığı için, Trump ve yönetimi tarafından Senato onayına da ihtiyaç duymayan bu kurum tamamen Elon Musk’ın kontrolünde.
Musk’ın atadığı DOGE çalışanlarının çoğu 30 yaşın altında ve genellikle Musk’ın şirketlerinde çalışmış kişilerden oluşuyor. Ancak, bu çalışanların hassas verilere erişimi, küçük çaplı bir krize sebep oldu.
Örneğin, 25 yaşındaki mühendis Marko Elez, ABD hükümetinin neredeyse tüm ödemelerinden sorumlu olan Hazine Bakanlığı sistemlerine doğrudan erişebiliyor.
Konuyu fark eden Senatör Ron Wyden, Elon Musk’ın DOGE ekibine, her yıl Amerikalılara trilyonlarca dolar dağıtmak için kullanılan hazine ödeme sistemine "tam erişim" verildiğini belirterek, bu durumun "ulusal güvenlik riski" oluşturduğunu söyledi.
Bu uyarılar sonrası yargıçlar da harekete geçerek, bu erişimlerin sadece "okuma" şeklinde kalmasını ve diğer yetkilerin kaldırılmasını emreden düzenlemelere imza attılar.
Trump ve Musk’ın hızlı hareket edecekleri bekleniyordu, ancak hiçbir federal tecrübesi olmayan kişilere bu kadar kritik verilere erişim izni verebileceklerini tahmin etmiyorduk.
Acaba Trump ya da Musk, kendi şirketlerinde de böylesine hassas verilere yeni işe başlamış, deneyimsiz çalışanlara erişim hakkı tanırlar mı?
X (Twitter), Super App Olmak İstiyor
X, Visa ile bir ortaklık kurduğunu açıkladı.
Bu ortaklık, Visa’nın gerçek zamanlı para transferleri için sunduğu "Visa Direct" çözümünü kullanarak, kullanıcıların X Money cüzdanına para yüklemelerini, diğer kullanıcılarla ödeme yapmalarını ve paralarını banka hesaplarına geri transfer etmelerini sağlayacak.
X, finansal platform olma vizyonunu, Musk’ın şirketi devralmasından sonra dile getirmişti. O zamandan beri de birçok ABD eyaletinde para aktarım lisansları almak için çalışmalar yürütüyor.
Super App, mesajlaşma, alışveriş ve finans gibi birbirinden farklı hizmetlerin tek bir uygulama üzerinden kullanılabilmesini sağlayan bir platformdur.
Diğer taraftan, Elon Musk, X (Twitter) çalışanlarına gönderdiği bir e-postada, şirketin "gelir-gider konusunda başa baş noktasına ulaştığını" belirtti.
Musk, iki yıl önce şirketin "aylar içinde" nakit akışında pozitif hâle gelebileceğini söylemişti, ancak yıllık 1 milyar dolardan fazla faiz ödemesiyle bu hedefe hâlâ ulaşılamamış durumda.
Musk’ın, kullanıcıların "tüm finansal yaşamlarını" yönetecek bir hizmet sunma iddialarına rağmen, bu yönde somut bir ilerleme şimdilik yalnızca bu Visa anlaşması.
Yapay Zekâ İnsanları İşinden Etmeye Devam Ediyor
İK platformu hizmeti sunan Workday, son haftalarda işten çıkarmaları duyuran teknoloji şirketlerinden biri oldu.
1.750 çalışanını işten çıkaran Workday, toplam çalışan sayısının yaklaşık %8,5’ine veda etmiş durumda.
Şirketin CEO’su Carl Eschenbach, yapay zekâ alanında yetenekli kişileri işe almayı planladıklarını belirtti.
Meksika mı Amerika mı?
Google, 20 Ocak 2025 tarihli Başkan Trump’ın yürütme emrine dayanarak, Google Haritalar’ı güncelleyerek Meksika Körfezi’ni “Gulf of America” (Amerika Körfezi) olarak adlandıracağını açıkladı.
Meksika Başkanı Claudia Sheinbaum, Google’ın Meksika Körfezi’ni "Amerika Körfezi" olarak yeniden adlandırma kararına karşı çıktı.
Sheinbaum, Meksika’nın Google’a bu isim değişikliği konusunda bir mektup göndereceğini açıkladı.
Mektubun ne kadar etkili olacağını göreceğiz. Türkiye’ye yazdığı mektubu otelinin barında sergileyen Trump, Meksika’ya vereceği olası cevabı da otelinde sergiler mi?
SoftBank’in Sonsuz Parası
Intel’in eski üst düzey yöneticisi Renee James tarafından 2017’de kurulan çip tasarım şirketi Ampere, SoftBank tarafından yaklaşık 6,5 milyar dolara satın alınacak.
2021’deki 8 milyar dolarlık değerlemeye kıyasla firma değer kaybetmiş gibi görünüyor.
Ampere, veri merkezleri için düşük enerji tüketimiyle öne çıkan ARM çipleri tasarlayan bir şirket.
ARM’ın da çoğunluk hissesinin SoftBank’te olduğu düşünüldüğünde, bu satın alma oldukça mantıklı bir hamle olabilir.
Ancak, SoftBank ile yapılan anlaşma henüz kesinleşmiş değil ve şartların değişebileceği veya anlaşmanın gerçekleşmeyebileceği de göz önünde bulundurulmalı.
SoftBank, merkezi Tokyo’da bulunan ve yatırım yönetimine odaklanan bir Japon çok uluslu yatırım şirketidir. Grup, öncelikli olarak teknoloji alanında faaliyet gösteren şirketlere yatırım yapmaktadır. 100 milyar doları aşan sermayesiyle Soft Bank’ın “Vision Fund” fonu, dünyanın en büyük teknoloji odaklı risk sermayesi fonudur. Fonun büyük yatırımcılarının, Orta Doğu’daki devlet varlık fonları olduğunu belirtmekte fayda var.
Takip Listesi:
Apple'ın yeni iPhone SE' yi önümüzdeki haftalarda duyurulması bekleniyor. Yeni modelin, iPhone 14'e benzer bir tasarıma sahip olması öngörülüyor. Ayrıca, A18 çipine sahip olacak ve Apple'ın kendi hücresel modemini içeren ilk telefonu olacak. Fiyatının yaklaşık 500 dolar olacağı düşünülen bu telefon için Apple’ın bir etkinlik yapmayacak.
Waymo Uber’de. Austin'deki Uber kullanıcıları, uygulama üzerinden Waymo otonom taksileri çağırabilecekler. Bu şehirdeki Waymo'nun otonom taksileri yalnızca Uber kullanıcıları tarafından çağrılabilecek ve Uber, bu araçların şarj, bakım ve temizlik işlemlerini üstlenecek.
Akıllı saat pazarının öncülerinden Pebble, yeni bir formda geri dönüyor. 2016 yılında iflas eden Pebble, Fitbit tarafından satın alındıktan sonra kaderine terk edilmişti. Kurucu CEO'su Eric Migicovsky, yeni bir akıllı saat projesi üzerinde çalıştıklarını ve bu projeye tam zamanlı olarak odaklandığını belirtiyor.
ABD merkezli konaklama ve casino işletmecisi MGM Resorts, iki ayrı siber saldırı sonucunda milyonlarca müşteri verisinin çalınmasının ardından ondan fazla toplu davayı sonuçlandırmak için 45 milyon dolar ödemeyi kabul etti. Çalınan verilerin neler olduğu belirsiz. Yeni açılacak davalar ile rakamın 100 milyon dolara kadar çıkabileceği de belirtiliyor.
Ford, elektrikli araç programında 2024'te 5 milyar dolardan fazla zarar ettiğini açıkladı. Trump’ın elektrikli araçlara verilen teşviği kaldırması içten yanmalı motor üreticilerinin zararlarını kapatmasına yardımcı olabilir.
ABD Adalet Bakanlığı, HP'nin Juniper Networks'ü 14 milyar dolara satın almasını engellemek için dava açtı. Dava, pazarın HP, Cisco ve Juniper gibi üç büyük satıcıdan ikiye düşeceği gerekçesiyle antitröst kaygılarını dile getiriyor